Tarihi:
İlçemiz Türkiye'nin Batı Karadeniz bölgesinde eski İpek Yolu üzerindeki tarihi han çevresi mesken olarak seçilmiştir. Hanönü ismini de ilçe merkezinde bulunan bu tarihi Han'dan almıştır. İlçemiz tarih boyunca birçok uygarlığın kurulup yok olduğu bir bölgede yer almaktadır.
Bunlar içinde en önemli kavimler; Hitiler, Paflogonyalılar, Romalılar, Lidyalılar, Pontuslar, Bizanslar ve Candaroğullarıdır.
İlçemiz Gökçeağaç bucağı ismi ile Taşköprü ilçesine bağlı iken 30 Aralık 1988 tarihinde Hanönü adıyla belediye kurulmuştur. İlçenin kuruluş tarihi 20.05.1990'dır.
Coğrafi Yapısı:
İlçenin çevresi yüksek tepelerle çevrili olup, Gökırmak kenarında küçük ovaları mevcuttur.
İklim ve Bitki Örtüsü:
İl topraklarının en doğu ucunda yer alan İlçemizin rakımı 415 metredir.Rakımı düşük olması nedeniyle ılıman bir iklime sahiptir. İlçemiz 20 köyü ile 408.350 hektar alana sahiptir.Yüksek kesimler verimli Çam, Köknar ve Kayın ağaçları ile kaplı olup orta kesimler de Meşe ve değişik bodur ağaçlarla kaplıdır. Gökırmak vadisinde ise Kavak,Söğüt ve değişik meyve bahçeleri ile kaplı olup, çeltik tarımı yapılmaktadır.
Genel Alan: 41.191,40 Ha.
Ormanlık Alan: 32.778,70 Ha.
Açıklık Alan:8.412,70 Ha.
Şeyh Şaban-ı Veli:
Şeyh Şabanı Veli Anadolu'nun dört büyük evliyasından biri olarak bilinir. Kayıtlarda Hz.Pir Şeyh Şabanı Veli (1471-1568) Kastamonu'nun Taşköprü ilçesi bugünkü Hanönü ilçesinin Çakırçay köyü'nün Cimdar Harmancık Mahallesinde 1471 yılında doğduğu bilinmektedir.
Han:
Tarihi Han moloz taşından harçla yapılmıştır. Hanın kapısı yuvarlak kemerlidir. Girişte 4 tane paye bulunmaktadır. Dört köşe olan bu payelerin alt kısımları kesme taştan, üst tarafları da enli tuğladan yapılmıştır. Tavanlar bir nevi tekne tonozludur. Hanın eni 9 m. boyu 13 m, yüksekliği 3.5 m'dir. Duvar kalınlıkları birer metredir.1848 yılında ilçeyi ziyaret eden "Chanykoff" buranın eski bir kervansaray olduğunu söylemiştir. 1810'da Sinop'ta Fransız konsolosu olan Prof. Faircad binanın üç hücreli bir kilise olduğunu ve Justinyen tarafından yapıldığını Türkler tarafından kervansaray olarak kullanıldığını yazar.
Ancak 2011 yılında ilçemizin Gökçeağaç Köyü cammisinde Arapça yazılı ortasından kırılmış bir taş olduğu bilgisine ulaşıldı. Köy muhtarlığınca camide koruma altında tutulan taşta yazılan yazı Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yard.Doç.Dr. Cevdet Yakupoğlu tarafından Türkçeye çevrildi.Bulunan taşta "Bu han gelen geçen yolcuların kalması için hayır amaçlı olarak, Candaroğlu beylerinden İsfendiyar Bey (Ölümü Şubat 1440)'in hükümdarlığı zamanında, onun eşi Tatlu Hatun tarafından miladi 1437 yılında yaptırılmıştır." Buradan da anlaşılacağı üzere, han günümüzde 575 yıl önce yaptırılmıştır. Candaroğulları Beyliği dönemi eseridir.Yani Osmanlıların Kastamonu'yu ele geçirmelerinden önce yapılmıştır.
Tarihi han , Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürüğü'nce Restore edilerek belediyemize teslimi yapılmış ve müze olarak kullanılmaktadır.
Tarihi Evler:
İlçemiz merkezi Atatürk Meydanında 1920'li yıllarda yapıldığı tahmin edilen yaklaşık 30 adet yığma kargir yapı bulunmaktadır. Yapı duvarlarında ahşap çatkılar arasına tuğla konulmuştur., temeller ise taş sürekli temel olarak yapılmıştır. Taşlar iri ve derin bağlantılıdır.Günümüzde ev sahiplerince tadilatı yapılanlar olduğu gibi kendi haline bırakılmış ve yıkılmaya yüz tutmuş olan evler de bulunmaktadır.
Gökçeağaç Kilimi:
Bir zamanlar Gökçeağaç olarak Hanönü köylerinde her evde bir dokuma tezgahı bulunurdu. Kadınlarımız, kızlarımız doğadaki güzellikleri, içlerinde yaşayamadıkları sevdaları ilmek ilmek kilimlere, çeşitli dokumalara yansıtırlardı. "Gökçeağaç Kilimi" türküsü bu yörede meşhur olmuş bir türküdür.